Neden

Son yıllarda dizilerde, filmlerde romanlarda hatta çoğumuz gerçek hayatta tanıştı psikologlarla.

Peki ama kimdir psikolog? Neyi ya da kimi tedavi eder? Kimlerin psikoloğa ihtiyacı vardır?

Aslına bakarsanız sıkıntılarımızın kaynağı çoğunlukla yaşanan olayların bizzat kendisi değil onları algılama ve değerlendirme biçimimizdir. Bunun için sıkça verdiğim örnek yağmurun yağmasıdır. Kalabalık bir sokakta yürürken hafifçe yağmurun yağdığını hayal edin, yağmur yadsınamaz bir gerçekliktir ve maruz kalan herkesi ıslatacak güce sahiptir, ancak herkes yağmurun etkisine farklı bir tepki verir. Mesela kimileri sığınacak bir saçak altı ararken kimileri otobüsten bir durak önce inip yağmurun tadını çıkarmayı tercih eder; kimileri çoktan melankolik şarkılar dinlemeye başlarken kimi yüzünü gökyüzüne çevirir ve bulutlara göz kırpar. Peki bu durumda ıslanmanın iyi ya da kötü birşey olduğundan bahsedebilir miyiz? Elbette hayır,ama yağmura dair fikirlerimizin hislerimize ve davranışlarımıza nasıl etki ettiğini, böyle zamanlarda yaşadığımız sıkıntıları konuşabiliriz. Hatta bunları konuşabileceğimiz en doğru kişi psikologdur.

Bilişsel kuramın öncü ismi Beck’in ‘ruhsal sorunların altında bilinçte ya da bilince çok yakında duran düşünce sorunları vardır’ cümlesinden hareketle psikoloğun işte bu düşünce sorunlarıyla ilgilenen ruh sağlığı çalışanı olduğunu söyleyebiliriz. Yani psikologlar genel olarak düşüncelerle ilgilenir ve fikirlerimizi günlük hayattan farklı şekilde sorgulamamızı sağlarlar.

Peki bu nasıl işe yarar?

İşlevsel olmayan düşüncelerde yaratılan değişim; duygu ve davranışları dolayısıyla hayatı yaşama ve anlamlandırma şeklimizi etkiler. Dolayısıyla hayattan istediği tatmini almayan, çeşitli noktalarda uyum problemi ve zorluk yaşayan, gerçek potansiyelini kullanamayan herkesin uzman bir psikoloğa danışması faydalı olacaktır.

Elbette her anı ama özellikle hassas zamanları kimlerden, nasıl destek alarak geçirdiğiniz hayatınızın geri kalanına ciddi etkide bulunabilir.

Bu yüzden terapistinizi seçerken dikkatli davranmanız gerekir.

Unutmayın her yol engebelidir, önemli olan engelleri en az hasarla aşarak istediğimiz amaca, hala onu arzuluyorken ulaşabilmektir.